Üniversite öğrencisi Esila Ayık, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu’na destek eylemlerinde tutuklanan öğrencilere destek vermek için Kadıköy Dayanışma Sahnesi'nde düzenlenen etkinlikte "Diktatör Erdoğan" dövizi taşıdığı gerekçesiyle gözaltına alınarak tutuklanmıştı. Kronik böbrek ve kalp rahatsızlığı olan Ayık hakkında Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Soruşturma Bürosu tarafından hazırlanan iddianamede, "Cumhurbaşkanına alenen hakaret" suçundan 1 yıl 2 aydan 4 yıl 8’er aya kadar hapis cezası talep edilmiş, Ayık bugün hakim karşısına çıkmıştı.

Halktv'de yer alan habere göre 8 Nisan'da Kadıköy Dayanışma Sahnesi'nde düzenlenen etkinlikte, Cumhurbaşkanı Erdoğan aleyhine döviz taşıdıkları gerekçesiyle tutuklanan üniversite öğrencileri Esila Ayık, Arda Öğüşlü ve Mehmet Efe Erdoğan hakkında, bugün yargılandıkları davanın ilk duruşmasında tahliye kararı verildi.

Esila Ayık, duruşmada yaptığı savunmada, "Belçika'da fotoğrafçılık öğrencisiyim. Bu konsere de fotoğraf çekmek amacıyla gittim. Konserdeki heyecanla benim de bir fotoğrafım olmasını istedim. Oradan bulduğum bir dövizi aldım. Fotoğraf çektirdim" ifadelerini kullanmıştı.

Bunun üzerine hakim, "Elinize aldığınız şeye bakmadınız mı ne yazıyor burada diye, bakmadınız mı, çocuk değilsiniz. Başkasının neden fotoğrafınızı çekmesine izin verdiniz?" sorusunu yöneltmiş, Ayık ise, "Birinden fotoğrafımı çekmesini istedim. Dövizi aldığım kişiyi tanımıyorum. Elimde 5 dakika bile durmadı. Suç olduğunu bilsem böyle bir şey yapmazdım. Üniversitede öğrenciyim. Sınavlarıma giremedim. Böbrek ve kalp rahatsızlığım var. Cezaevi koşulları hastalığım için uygun değildir." ifadeleriyle savunmasına devam etmişti.

Üniversite öğrencisi Mehmet Efe Erdoğan ise, mahkemedeki savunmasında "O gün oraya konser amacıyla gitmiştim. Oradaki konser anının heyecanıyla o kargaşada elime bir pankart geçti, pankarta bakmadan elime alıp 2-3 dakika belki de daha az tuttum. Bunun suç teşkil ettiğini bilmiyordum. Bir suç işleme kastım bile olsaydı bir suç olmazdı. Zira ben ifade özgürlüğümü kullanmış oldurdum.” sözlerini sarf etti.

“Ben tam burslu okuyorum. Özel üniversitelerin bursu için ortalama şartı vardır. Üniversite ortalamam yüksektir. Ortalamamın düşmesi halinde bursum kesilecek, yurdumdan çıkarılma durumum söz konusu olacaktır.” ifadelerini kullanan Erdoğan, “Ailemin üniversite eğitimimi karşıla durumu yoktur. Cezaevi şartları bana uygun değildir. Alerjik astım hastasıyım. Tedavim yapılmamıştır. Kararı sizin vicdanınıza bırakıyorum." dedi.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın avukatı Sümeyye Nur Yaman ise, "Sanıkların suça konu eylemi müvekkilimin şeref, onur ve saygınlığını zedelemiştir. Sanıklardan şikâyetçiyiz" ifadelerini kullanırken savcı sanıkların tutukluluk halinin devamını talep etti. Mahkeme ise, 3 üniversite öğrencisinin adli kontrol şartı olmadan tahliye edilmesine hükmetti.