Gaziantep’te tutuklu üniversite öğrencilerine yönelik skandal bir uygulama ortaya çıktı. Avukat Nurullah Albayrak’ın kamuoyuyla paylaştığı bilgilere göre, Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı, OHAL döneminde Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) getirilen ancak daha sonra kaldırılan bir uygulamayı fiilen sürdürüyor. Daha önce emniyette ve mahkemede ifadeleri alınarak tutuklanan bazı üniversite öğrencilerinin, cezaevinde tekrar, saatler süren sorgulamalarda şantaj ve tehdit yoluyla psikolojik işkenceye maruz bırakıldığı belirtiliyor.
Bold Medya'dan Özkan Yazar'ın haberine göre AKP yargısının talimatıyla 6 Mayıs’ta 47 ilde düzenlenen ev baskınlarında, çoğunluğu üniversite öğrencisi olan 77 kişi, Hizmet Hareketi ile bağlantılı oldukları iddiasıyla tutuklandı. Gözaltı ve tutuklama sürecinde çok sayıda hukuk ihlali yaşandı. Gençlerin psikolojik işkenceye maruz kaldığı, birbirleri aleyhine ifade vermeye zorlandıkları belirtiliyor. Cezaevine konulanlar arasında 4 aylık hamile bir kadın ile sağlık sorunları bulunan gençler de bulunuyor. Ama tutuklanmalarına rağmen işkence bitmedi.
Cezaevinde Baskı, Tehdit ve Şantajla Sorgu, İşkence SuçuAvukat Nurullah Albayrak, Gaziantep Savcılığı’nın tutuklattığı üniversite öğrencilerini cezaevinde de rahat bırakmadığını, baskı, tehdit ve şantajla tekrar sorguladıklarını açıkladı. Albayrak, cezaevinde tutuklu bulunanların ifadelerinin yalnızca rızalarıyla alınabileceğine dikkat çekerek, “Baskı, tehdit, şantaj ve korkutmayla ifade almak, hukuksuzluğun ötesinde açık bir işkence suçudur” ifadelerini kullandı.
Albayrak, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı:
“OHAL döneminde KHK’larla getirilen ve daha sonra kaldırılan düzenleme yürürlükteymiş gibi savcı, üniversite öğrencilerini cezaevinde sorgulamaya devam ediyor. Bazı çocukların saatlerce sorgulandığı söyleniyor.
Cezaevinde tutuklu bulunanların ifadelerinin yeniden alınması yalnızca rızalarıyla mümkündür. Baskı, tehdit ve şantajla ifade almak, bağırmak, korkutmak hukuksuzluğun ötesinde, açıkça işkencedir.
Bir taraftan da savcının talimatıyla cezaevinde yeni tutuklanacaklar için hazırlık yapıldığı söyleniyor. Ismarlama tutuklamalara, hamile kadınların tutuklanmasına, işkenceye, hukuksuzluklara ne zaman son verilecek?
Tutuklu Öğrencilerin Aileleri Endişeli
Öte yandan Gaziantep’te tutuklu bulunan bir üniversite öğrencisinin babası da, cezaevinde yaşanan yeni baskı ve tehditler olduğunu duyurdu. Edinilen bilgilere göre, savcının cezaevine gelerek tutuklu öğrencilere baskı uygulamaya devam ettiği belirtiliyor. Öğrencinin babasına aktardığına göre savcı, cezaevinde öğrencilere hitaben, “Buranın amiri benim, benim dediğim olur” şeklinde bağırarak tehditlerde bulundu. Savcı ve ekibinin bazı tutuklu öğrencilerle birkaç saat süren görüşmeler yaptığı, bazı öğrencilerle ise yalnızca 5-10 dakika görüştüğü öğrenildi.
Ayrıca bazı koğuşların boşaltıldığı, ranzaların eklenmeye başlandığı ve cezaevi personelinin de bu hazırlıkların “yeni gelecek tutuklular için” olduğunu birkaç kez dile getirdikleri ifade ediliyor. Bu gelişmeler, tutuklu gençler üzerindeki psikolojik baskının sürdüğünü gösteriyor ve yeni gözaltı ya da tutuklamaların planlandığına dair ailelerin endişelerini artırıyor.
Ne Olmuştu?Türkiye’nin geleceği olan eğitimli gençlere yönelik Gaziantep Başsavcısı İsmail Karataş'ın talimatı ile düzenlenen hukuksuz soruşturmada, daha önce soruşturma geçirmiş ya da KHK ile ihraç edilmiş ailelerin çocukları özellikle hedef alındı.
Suçlamalar arasında kadınların yaptığı ev ziyaretleri, öğrencilerin yurt dışı eğitim ve turizm amaçlı gezileri, anne-babaları KHK’lı olduğu için aynı evde kalmak gibi fiiller yer aldı.
Cezaevine atılanlar arasında kalp hastaları, ciddi sağlık sorunları yaşayanlar, dört aylık hamile kadınlar ve önümüzdeki hafta sınavları olan öğrenciler de bulunuyor. Hatta hukuk fakültesinde okuyan bir kız öğrencinin cezaevinde 4 kez intihara teşebbüs ettiğini İnsan Hakları Savunucusu ve DEM Parti Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu duyurdu. Sadece Denizli’de 14 kız öğrencinin gözaltına alındığı belirtilirken, babası tutukluyken mide kanserine yakalanan ve hayatını kaybeden bir tıp öğrencisinin kız kardeşi de bu grupta yer aldı.